ŞİİRLERİMİZ
İŞTE BU KÖY BENİM KÖYÜMDÜR
Elmalık’tır güzel köyümün adı Dene bulgur yapılır güz sonu Büyükpınar’ın suyu yaz kış harlar
Elvan Seydi kurucusu Üstad’ı Sırayla doludur değermenin önü Sohbet eder suya gelen garılar
Ataların bize en büyük yâdı Herkes öğütür buğdayı unu Çirçiri geçen yayla yolunu yarılar
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Aşağısı Elvan, yukarısı Seydi Mahallesi Yayla pınarı Aylan dere Kavak çayırı Arı gayası, Gaşgaya, Yerkuyu
Ondört odası vardır sohbet hanesi Bozdaş, Çekük özü, Kumbayırı Dudak çatlatır Akçörte’nin suyu
Maksat muhabbettir çay bahanesi Yolda kalanın karnın doyuru Ahlat gölgesinde güzelce uyu
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Bastak, Kayılar komşumuz Tenekeye peynir basılır Benliğimizi buluruz ezanda
Hüyük sınırına çıkar yolumuz Keş yapılır duvara asılır Dostta böyle bilsin düşmanda
Çubuğa dayanır bir kolumuz Yiyen lezzetinden kasılır Tek vücut oluruz bir anda
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Kabakçı gil köyün girişinde Kadınlar çaylıkta urba yıkar Kurbanda dağıtılır fakirin payı
Okruçlar bir derenin içinde Kurnasından inci gibi su akar Ramazandır tövbe bereket ayı
Herkes akraba farklı biçimde Buzluk’tan haziranda buz çıkar İftardan sonra bir de Daskal çayı
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
İlk yazın çok olur işleri Bin yıllık tarihi çam ve tepesi Köyün emektarı Habip Çavuş,Hasan Usta
Tarhanadır,gatıklıdır aşları Güneyindedir Beşpınar kalesi Şehitler bıraktık Yemende Tunusta
Sibiryayı aratmaz kışları Dikyol’un üzeridir Guzdepesi Cömertlik şahlandı Beyhan Yunusta
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Çalışır dişini takar tırnağına Bir ucu Yaylakenttir köyümün Çevre köyler derki: Elmalık uyanık
Rahmet okur türbede yatanına Öbür ucu Çavundura dayanır Kimi coşdaktır, kiminin bağrı yanık
Nice şehitler verdi vatanına Kepeze çıkan bir umman sanır En hayırseveridir rahmetli Hasan TANIK
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Gamu güneyi,Kötoba, Akgedik Mis kokar dikeninden gülünden Akçaören’dir Mahallemiz
Elvan Seydimize Pir dedik Hakkın adını düşürmez dilinden Gölcük güney bölgemiz
Her sene pilavını yedik Zarar gelmez hiçbirinin elinden Yan bakanı boğar gölgemiz
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Su fışkırdı yerden, vurunca asasını Köyümde yazlar ne güzel olur Çalışmaktan asla yorulmaz
Çam ağacından düşürdü elmanın hasını Havasını koklayan şifa bulur Her olur olmaza darılmaz
Elvan Seydi’nin tutarız hala yasını Keklikler öter, Kurtlar ulur Eti tırnağından ayrılmaz
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Köyün kabilesi Mollosmangil Uzunlar Türbardında diz boyu otlar Arpa buğday çec olur harmanda
Karagöz gil, Abidinler Torunlar Her köşesinden bir çeşme patlar Kes de çıkar sapdan saman da
Komşu köylerle bitmez sorunlar Akkpınarın ayazında alnımız çatlar Gökpınar buz gibi akar ormanda
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Mayısta çıkılır yaylaya Çam depesi Helya gaya, Bahçe arası Ayat maşadı, Don Ayşa, Pakla gayası
Çoluk çocuk herkes gider tarlaya Otluk deresi hepten Garamuk garası Elbet çıkar yalancının foyası
Aydosuna doyulmaz bakmaya Şükür yok bizde başlık parası Alnımıza sürülmüş Seyyid boyası
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Irgatlat yabana yazıya saçılır Kimi ardiyeci, kimi pastacılık yapar İsli kazanda ekşi kaynatır nineler
Soğan ekmek Allah ne verdiyse açılır Gurbette köyünün adını anar Harmanda çelik-değnek oynar bebeler
Bir depme gatıklaşın hepside içilir Hepsinin özlemden içi yanar Saklambaçta çömlek patlatıp sebeler
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Gıran’dan duyulur kağnı sesi Vardır türlü güzel oyunları Öküz ölen, Yellice, Darı yeri
Meşe ağacından venderesi Sekdeleme, Arakesti, Minder Düşmanlık eden dursun geri
Kartal yuvasıdır İnderesi Yap bir ayı damüstünde dönder Misafiri severiz ezelden beri
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Gumar depe, Eski yayla, Esbap yunan Ramazanlar bir başka olur köyümde Eski yayladan sonradır, Yeni yayla
Her bacadan tüter bir kara duman Oruç açtırılır her daim her günde Gezük yapar komşular sırayla
Yeni yaylanın ötesidir Bazar duran Hep görürüm hayalimde düşümde Guzine zoba tutuşur çırayla
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Ketendir kağnının saman donu Kuşburnu sırtı derler adına Belyurt, Aşkar, Müsellim, Yerkuyu
Sığır bızaa çıkar nisanın onu Doyulmaz armudunun tadına Dertlere devadır Kavaklı suyu
Davarlar ayrılır Kasım sonu Açar sofrasını dostuna yadına Misafir perverliktir en güzel huyu
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Aydosta yayılır atlar Yemişenlik, Kağnıaşan, Armut arası Davarlar Aydos’a gider yatıya
Çekükde diz boyu otlar Komşudan komşuya geçer gezük sırası Armut hoşafı serilir çatıya
Ninem Banazda ciynak toplar Ne güzel yanar alaçamın gızıl çırası Dokuz çam bölgemiz düşer batıya
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Cıbır’ın gayadan Yaylaaltına aşarım Kavaklı suyu cana can katar Çemberdir analarımızın başının çarı
Bayraklı’ya çıksam sevincimden taşarım Çaylığa giden gamı kederi atar Elvan Seydi’den öğrendik namusu arı
Temmuzda yaylada soba yanar şaşarım Toprağında nice mübarek yatar Haziranda bile erimez Bayraklı’nın karı
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Vatana canını feda eyler Âşık Halim bu şiirin yazarı
Gıpta eder bize çevre köyler Değmesin kem gözlerin nazarı
Hürem ağa sinsinde mani söyler Aydos’a çık gör tüm kara pazarı
İşte bu köy benim köyümdür İşte bu köy benim köyümdür
Yazan : Halim CEYHAN
İŞTE BU KÖY BENİM KÖYÜMDÜR…
Çıksam kuru çama,çiviler çaksam
Dibine oturupta köyüma baksam
Çiğdemler toplayıp demetler yapsam
İşte bu köy benim köyümdür…
Gerdeme gölünün gerdemesini ,
Sevmeyen varmıdır hiç yemesini ,
Kaz ayağı .ciğnak,yelmük , karakavuk
Halt etmiş yanlarında koç gibi tavuk
İşte bu köy benim köyümdür…
Daha inderesinden hiç söz etmedim
Yayla altına inip koyun gütmedim
Soğulcu oluktan buz gibi suyun içmedim
İşte bu köy benim köyümdür…
Kooperatife gitsem davar yatmadan
Sütünü sağsam güneş batmadan
Peyniri kestirsem el gün yatmadan
İşte bu köy benim köyümdür…
Öte geçede pınarımız iki çeşmeli
Oluğunu doldurup ekin eşmeli
Meyve zamanı yolun,bahçe arasına düşmeli
İşte bu köy benim köyümdür…
Torugilin ağıl meyveden geçilmez
Meşesi gürgeninden çoktur seçilmez
Suyu biraz azdır her yerinde içilmez
Ben çiftliğimizi kayırıyorum, büyüklerime duyuruyorum
İşte bu köy benim köyümdür…
Gölcüğünde erkenden biter buğdaylar
Komşu köylülerle içilir çaylar
Yolu biraz uzun, bitmiyor beyler
İşte bu köy benim köyümdür…
Kavak çayırında otlar biçilir
Yemişenliğe gelince güller açılır
Büyük akpınardan köye geçilir
Boztaşa gelince her şey seçilir
İşte bu köy benim köyümdür…
Mehmet tekkeye gidersin duymazsın ezan
Saatine göre kurarsın düzen
Buzluk bir harika olmasın bozan
İnince karagöle şöyle bir uzan
İşte bu köy benim köyümdür….
Biz bu Aydos için ne yiğitler verdik
Nelere siper olduk nelere göğüs gerdik
Çok şükür mevlaya murada erdik
İşte bu köy benim köyümdür….
Şairin de dediği gibi; evinle birlik olsan komşu ne yapar
Köyünle birlik olsan komşu köy ne yapar
Biz bir bütünüz, bize kimler ne yapar
İşte bu köy benim köyümdür…
Yazan : Habip Çavuş kızı Emine TOSUN